Ve SEKMEN kaybetti: Kale düştü!

Erzurum Seçimleri/ İşte yine çok konuşulacak o yazı...

İki kamera, bir mikrofon gördü mü hemen konuşuyordu.

Bağırıp çağırıp, tehdit ediyordu.

“…Yaptığınız usulsüzlüklerden dolayı bugün, yarın, öbür gün mutlaka yargılanacaksınız. Açıkça ifade ediyorum...”

“Suç işliyorlar…”

“Yargılanacaklar. Devletin bütün müfettişleri gelecek. Yaptığınız bütün işlemler hepsi teftiş olacak...”

“Didim didim olacak. Bilsinler ki, bedeli ve vebali büyük olacak…”

“Şirkete çökmüşler. Baba yönetim kurulu başkanı, oğlu başkan vekili, damadı denetimde. Burası aile şirketi değil, buranın yüzde 18’i devletin, devletin!”

“… Baktım ki bunlar yerinde durmuyorlar, milleti kandırmaya milleti dolandırmaya gayret ediyorlar…” 

Eksiği var, fazlası yok ona ait cümleler.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, savaş açmıştı Aşkale Çimento’ya!

2014 yılından bu yana başkan olmasına rağmen ‘devletin yüzde 18 hissesi’ olduğu yeni aklına gelmişti.

Aslında derdi başkaydı. Seçim yaklaşıyordu, borç gırtlağı aşmış, belediye kasası tamtakırdı.

Aşkale Çimento müthiş bir kaynak olurdu.

Daha önce de ‘Mehmet Sekmen bu sözünde çok haklı’ diye yazmıştım, 9 sene sonra aklına devletin hisseleri gelmişti. Son 6 aydır çapsız bir lobiyle holdingin yönetimini istiyordu.

Stratejik hamleler yapmadı değil! Örneğin; Ticaret ve Sanayi Odası’nı uhdesine aldı.

Bakın Başkan Saim Özakalın bu süreçte ‘gık’ diyemedi adeta Sekmen’in gölgesi oldu.

Belediyeye iş yapan müteahhitleri iki arada bir derede bıraktı.

Hükümet komiserleri bile bu hamlelere dayanamadı, hasta oldu raporlar aldı!

Ama artık kimsenin stres yapmasına, sidik yarıştırmasına gerek kalmadı.

800 küsur ortaklı şirket bugün (7 Ekim) genel kurul yaptı.

Zarar ettiği, yolsuzluk yapıldığı, içinin boşaltıldığı söylenen ama buna rağmen Türkiye’nin ilk 500 sanayi kuruluşundan biri olan Aşkale Çimento’da ortakların iradesi sandığa yansıdı.

Sonuç:

Mehmet Sekmen: 29.000 – Aşkale Çimento: 65.000.

Yani son kale de düştü.

İktidarın gücünün zerre miskal kendisinde olmadığını düşündüğüm Mehmet Sekmen kaybetti.

Yoksa kaybeder miydi?

En başında uyardım; bağırıp çağırmayla, tehditle, iki kamera bir mikrofonla olmaz bu işler.

Devlet tehdit etmez, gereğini yapar. Aşkale Çimento, hak hukuk mu yedi, endişelenmeyin, devlet yüzde 18’ini emin olun Mehmet Sekmen’den daha çok düşünür.

Çünkü Mehmet Sekmen, bugün var yarın yoktur lakin devlet ebed müddettir.

Hadi bir kaç soru sorayım. 

Devleti, tüyü bitmemiş yetimin hakkını bu kadar düşünüyorsunuz ya,

Büyükşehrin borcunu...

Sayıştay raporlarını... 

İşe gitmeyip, bankamatik memuru olan onlarca personeli... 

Usulsüz atamaları... 

Şehrin arazilerinin 'borca mahsuben' işadamlarına verilmesini ve daha fazlasını niye sorgulamıyorsunuz?

erzurumajans.com

Kaynak: Ve SEKMEN kaybetti: Kale düştü!